Günümüz koşullarında, kombili sıcak evlerimizde, wifi bağlantılı klimalı iş yerlerimizde oturup geçmişi yargılarken haddimizi aşarak, onları barbar kendimizi gelişmiş uygarlık sayma yanılgısına düşeriz.
Uzuuunn zaman önce yaşanan, bugün hata olduğu kabul edilen, pişmanlıkların dile getirildiği toplumsal olaylar asla yeniden yaşanmaz sanırız. Yanılırız..
Japonlar Avrupalılara barbar derken, Avrupalıların Japonlara barbar dediği kayıtlarda yer alır.
Osmanlı Avrupa’ya gavur derken, Avrupa Osmanlı’ya kafir der.
Amerikalı Amerika yerlilerine vahşi derken, yerliler yeni gelenlere soluk benizli der ve cahillerine acır.
Kendi vatanlarının hapishanelerinde dahi istenmeyen haydutlar, gemilerle, adına Avusturalya denen yeni bir kıtaya yollandığında, orada barış içinde yaşayan yerli halkı kendi medeniyetleriyle tanıştırırlar! Kayıtlara geçmiş 400 den fazla yerli halk katliamı ile Aborjinleri yok olma noktasına getirirler.
Kolomb’un keşfinden 47 yıl sonra başlayan ve 500 yıl boyunca devam eden katliamlarla, Amerika kıtasında Kızılderili nüfusu yok olma noktasına gelir.
Kore de medeniyeti yaymaya çalışan Japonlar, 2. dünya savaşı sırasında atom bombasıyla taçlandırılmış Amerikan medeniyetinden payını alır ve Amerika’da yaşayan Japonlar toplanıp fişlenerek sürgüne yollanır.
Moğol İmparatorluğu tarafından yapılan saldırılarda kadın, çoluk çocuk demeden yakılan öldürülen, savaş ganimeti olarak kulakları çuvallarda taşınan Ruslar, sıra kendilerine geldiğinde suni kıtlıklar yaratarak milyonarca insanın ölmesine, Çeçen, Ahıska, Kırım, Tatar sürgünlerine, Leh soykırımına sebep olmaya, engel görmezler.
Avrupa’nın göbeğinde, soykırımın tanımının yapıldığı, literatüre girdiği ve soykırımı inkar etmenin kanunlarla yasaklandığı toraklarda, 8000 den fazla Müslüman dinlerinden ötürü öldürülür.
Avrupalı sömürgeci ülkelerin, elmasları, madenleri karşılığında, milyonlarca insanı katlederek, köleleştirerek medeniyetlerini teslim ettiği Afrika halkı, bu medeniyetle yetinmeyerek kendi aralarında da medeniyet çatışmalarına girmiş, henüz 20 yıl öncesinde 800 bin Afrikalının ölümüne neden olmuşlardır.
Dünyanın pek çok yerinde aşağılanan, toplanan eline fırsat geçen diktatörlerin emriyle üzerlerinde deneyler yapılan Yahudiler, son bir yıldır Filistin’de, Lübnan’da çoluk çocuk ayırmadan insanların üzerine bombalar yağdırıyor.
Yazılı tarihten önce taşla, sopayla, mızrakla başlayan dünya üzerinde yer tutma savaşları teknolojinin gelişimine paralel olarak keskin kılıçlara, ateşli silahlara, nükleer bombalara ve günümüzde henüz bilmediğimiz kim bilir nelere evrildiler.
Gücü eline geçiren, sonuçlarını düşünmeden, merhamet göstermeden, sadece bencil çıkarlarını düşünerek, tehdit gördüğüne saldırdı.
Kesin rakam verilememekle birlikte dünya üzerinde 4000 den fazla din olduğu tahmin ediliyor. İnanır mısınız bu 4000 den fazla dinin hepsi aslında insanlara insan sevgisini, öldürmenin kötü olduğunu anlatmaya çalışıyor. Buna rağmen yine en büyük savaşlar din yüzünden çıkmış. Sevgi, saygı, güzel davranışlar öğütleyen dinler yüzünden Paganlar Hristiyanları, Hristiyanlar Yahudileri, Yahudiler Müslümanları, Müslümanlar Budistleri, Budistler Hinduları öldürmüş. Milyonlarca insan inançları uğruna, milyonlarca insan aç gözlülükleri uğruna ölmüş ve öldürmüş. Depremden, selden, tsunamiden, dünyaya çarpan gök taşından değil, insan, insan elinden ölmüş.
O zaman acaba insanın insana ettiğini hangi şeytan yapabilir?