Tüm çevreyi ve ekolojik dengeyi etkileyen orman yangınları hayatımızı ciddi biçimde olumsuz yönde etkiler. Orman yangınları ülkemizin ve dünyamızın geleceğini de olumsuz yönde etkilerler. Ormanlar insanlık tarihi için hep en temel kaynaklardan birini oluşturmuşlardır. Ormanlar insanlar için yiyecek kaynağıdır, yine hayatımız için temel inşaat ürünlerinin kaynağıdır, yaşamamız için en temel öğe olan oksijen üretim fabrikalarıdır. Ormanlar tüm dünyadaki ekosistemin temelini oluşturan öğelerdir. Ormanların sağladığı faydalar insan hayatının en temel gereksinimlerini karşılar. Dolayısı ile orman yangınları sadece kişisel felaketleri değil aynı zamanda kitlesel felaketleri de tetikler.
Orman yangını sonrasında o bölgede insan ve doğayı etkileyen bir dizi olumsuzluk meydana gelir.
Artık ormansız kalan bölgede oksijen üretimi azalır. Beraberinde hava kirliliği oluşmaya başlar. Karbon/oksijen dengesi oksijen aleyhinde bozulduğundan atmosferde biriken fazla miktardaki karbondioksit iklim değişikliklerine sebep olur.
Daha az yağmur yağar, ormanlara bağlı su kaynaklarında ciddi bir azalma ve bozulma oluşur.
Yağışlar sonrası ciddi erozyon – toprak kayıpları oluşur, erozyon ve sel baskınları en çarpıcı şekilde kendini gösterir, ayrıca iklim dengesinde ciddi bozulmalar oluşur.
Çevrede yaşayan vahşi canlılar olmadığı için ekosistem bozulur. Biyolojik çeşitlilik büyük zarar görür. Ormanlarda yaşayan canlıların yaşam alanları yok olur ve canlı cansız örtünün yok olmasıyla doğal afetlerin sayısında ve hızında artma görülür. Çok ciddi bir dizi çevre felaketleri yaşanabilir. Ekolojik denge tamamen bozulur.
Orman yangını sonrasında bölgede ormandan beslenen insanlar için ekonomik olumsuzluklar oluşur; Zaten yangın sonrasında çok büyük maddi kayıplar oluşmuştur. Bölgede turizm olumsuz yönde etkilenir, odun ürünlerinde ve tıbbi bitkilerde yüksek oranda ekonomik kayıplar oluşur. Belki sonrasında oluşabilecek yapılaşma, kentleşme, tarım arazileşmesi gibi birçok dengeyi bozucu olay meydana gelebilir ve rekreasyon alanları azalır.
Ormanlar gelecek kuşaklarımız için emanetçisi olduğumuz en önemli değerlerimizdir. Ormanlar geleceğimizdir, orman varsa hayat vardır. Ormanlar, yaşam kaynağımızı oluşturan ve bize her şeyi sağlayan toprağın koruyucusudur. Ormanlar, verimli toprağı üreten kaynaklardır. Ormanlar diğer taraftan içlerinde barındırdıkları yaban hayvanları ve kuşlar bizi neşeli, sevinçli kılan varlıkların yaşam ortamını oluşturmaktadırlar. Yine ormanlar temel yaşam kaynaklarımızdan olan suyun kaynaklarından biridir ki mevcut su kaynaklarının koruyucusu da ormanlardır. Ormanlar bizim yaşam kaynağımız olan sıvıyı temiz hale getiren, bizi sağlıklı kılan unsurlardır.
Tüm bu nedenler ile ormanlar geçmişimizdir, geleceğimizdir, gelecek kuşaklara bırakmak zorunda oluğumuz mirasımızdır. Yanan ormanlarımız yeniden eski haline getirmek çok uzun ve masraflı bir süreç oluşturmaktadır. Öyleyse önlemek söndürmekten ve yeniden oluşturmaktan daha kolay ve ucuz bir yöntemdir. Kültürümüzden ve geleneğimizden gelen değerler ile beslenerek modern yöntemleri kullanıp sürekli ve sürdürülebilir bir Orman yangınlarından korunma felsefesi oluşturarak ormanlarımızı yangına karşı koruyup gelecek kuşaklara miras bırakmak için elimizden gelem her şeyi yapmalıyız.
Ağaç geçmişi geleceğe bağlar. Size sabrı öğretir. Beraber yaşamanın, faydalı olmanın zevkini verir.
Marcel Prevast