Bir dönem çok yazdım yangınla ilgili, hatta o kadar çok yazdım ki artık çok yazınca insanlar pek dikkat etmemeye başladılar, rutin gibi gördüler bu yüzden sonra artık ara ara yazıyorum yangın ve yangın sebepleri ile ilgili, önemsenmesi gereken konuları sürekli bir biçimde hatırlatmayı görev biliyorum.
Şimdi son günlerde, son aylarda yaz aylarının getirdiği sıcaklık iddiaları ve başka mazeretler ortaya konarak yangınların sebepleri açıklamaya çalışılıyor. Hemen her yangından sonra, nedenlerini açıklamak için uğraşılıyor, hatta kesinlikle bir ya da birkaç suçlu neden de bulunarak dava kapatılıyor.
Halbuki gerçek ortada. Binalarımız, binalar derken tüm binalardan bahsediyorum, yaşanabilir tüm çevrelerden, fabrikalar, okullar, evler, kamu binaları, eğitim binaları, sağlık yapıları hepsi öncelikle tasarlanırken mimarlar tarafından yangın kurallarına yangın yönetmeliğine uygun mu tasarlanıyor önce buna bir bakmak lazım soralım bakalım böyle tasarımlar mı yapıldı ya da yapılıyor?
Ya da bir binayı yaptırırken, bina yaptırmak isteyen kişinin (Müteahhit ya da yatırımcı) listesinde binamız yangın güvenliğine uygun olsun diye bir madde var mı?
Bir de ona da bakalım.
Yeni bir bina satın alırken, binanın gereklilikleri ile ilgili maddelerimiz arasında yangın güvenliğine uygun mu maddesi var mı?
Lütfen ona da bakalım.
Sonrasında gerçekten yeterli denetimler yapılıyor mu, yani binayı tasarlarken, binaya iskân verilirken, bina yapılırken tüm mühendisler, kurumlar, kuruluşlar, belediyeler, yapı denetimler vb. yangına uygun yangına dayanıklı binalar mı yapmışlar?
Benim binam, bizim binalarımız yaşadığımız tüm çevreler yangın yönetmeliğine uygun mu yapılmış diye kontrol ederek mi alıyoruz?
Sonrasında binayı aldıktan sonra, binada yaşayan, binayı işleten bizler, yangın yönetmeliğine uygun mu işler yapıyoruz buna bir bakalım. Hatta sürekli ve sürdürülebilir bir yangın önleme korunma politikamız var mı?
Bence çok uzun uzadıya açıklama yapmaya gerek yok. Net olarak yukarıda sorduğum birkaç maddeyi herkes kendisine sorsun, yanan bina sahiplerine sorsun bakalım, binalar sıcaktan dolayı mı, yoksa elektrik kontağı canavarından dolayı mı, yoksa başka bir şeyden dolayı mı, neden yandı? Neden yanıyor, açığa çıkar.
Yangınla ilgili disiplin daha tasarım aşamasında başlar, yangına uygun binalar tasarlanır, yapılan tasarımın uygulanması aşamasında kontrollerle devam eder. Sonrasında işletme öncesinde ne tür bir işletme olacağı, neler yapılacağı, ne amaçla kullanılacağı aşamasında yine gerekli yangın önlemleri alınır ve buna uygun düzenlemeler yapılır. Daha sonrasında da bina işletirken sürekli ve sürdürülebilir biçimde yangınla ilgili, yangın risk yönetimi ile ilgili kurallara uyularak bina işletmesi yapılırsa, binalarda yangın çıkma oranı yüzde bir olur.
Yangın riskinden korunmak ve bu riski yönetmek; bilim, mühendislik ve teknolojik bir disiplin ile gerçekleşebilir. Bilimsel teknik disiplini olmayan bir anlayış ile yangın riskini yönetmek mümkün değildir. Yangın mühendisliğini geliştirmeden, yangın riskini ciddiye alarak akredite kişi-kurum ve kuruluşlardan destek almadan yangın riskinin yönetilemeyeceği açıktır. Yangın güvenlik mühendisliği ya da yangın güvenlik yönetimi dendiğinde itfaiye ve yangın tüpünün dışında bir algı gelişmediği güne kadar yeterli bilinç sağlanmamış demektir.
"Aynı şeyi tekrar tekrar yapmak ve farklı sonuçlar beklemek deliliktir." Albert Einstein
