Uzun zamandır burnumuza kötü kokular geliyordu…Bakalım nerden patlayacak diye bekliyorduk….
Her zaman olduğu gibi, cefasını Yalova’nın çekeceği, kaymağını talepte bulunanların yiyeceği, bizimkilerin de alık alık seyredeceği yeni bir rant oluşumunun arefesindeyiz..!
Daha öncekiler gibi..!
Önce denizler doldu..!
Sonra tersaneler geldi..!
Söküm yoktu…
Tamirat yoktu…
Kirlilik yoktu…
Marinalar…
Yatlar…
İstihdam vardı..!
Ne istedilerse aldılar..!
Denizi, imara açtılar..!
Doldurup, sanayi alanı yaptılar..!
Hayaller bitti..!
Yalova, gerçeklerle yüzleşti..!
Hani…
“Deniz bitti’’ derler ya…
Bizim için bitti..!
Onlar için bitmedi..!
Daha yeni başlıyorlar..!
Denize çarşıyı kurdular..!
Şimdi, ikinci dalga geliyor..!
Yalova, Aliağa olma yolunda hızla ilerliyor..!
Yalova açıklarına…
200-250 gemiyi demirleyecekler..!
Mal alımı…
Hizmet alımı…
Hindistanlı…
Afrikalı…
Tamirat…
Tadilat…
Bakalım, kimler tarafından karşılanacak..?
Atığı…
Sızıntısı…
Pası…
Pisliği…
Sintinesi…
Yine bize kalacak..!
Şu karşı kıyının çocukları ve yanlarında ki emekli bürokratlar…
Çok akıllılar...!
Şimdilik bu kadar diyelim..!
O çocuklar, kim..?
O bürokratlar kim..?
Bekleyelim, görelim..!
Daha önceleri…
Olduğu gibi….
Ama artık bir durun…
Bu işin tadı kaçmaya başladı..!
Siyasi olarak...
Ekonomik olarak…
Ne kadar güçlü olsanız da…
Sabrımızı zorlamayın…
Bu şehrin insanlarını, aptal yerine koymayın…
Sonra…
Evinizde ki bulgurdan olmayın...
