Son günlerde gündem olduğu üzere belediye başkanlığı konusunda aklıma takılanları paylaşmak istedim. Belediye başkanlığı, yerel bir konudur öncelikle genel siyaset, dış siyaset vb. gibi konular belediye seçimlerinde söz konusu edilmemelidir. Yerel seçimlere giren belediye başkanlarının projeleri ve vaatleri makul mantıklı yerele uygun olmalıdır. Her bir projenin bütçesi fizibilitesi yapılabilirliği olmalıdır. Bütçesi belediye kaynaklarından karşılanabilir olmalıdır. Borç alır yaparım, kredi alır yaparım mantığı ile proje yapmak hizmet değil israftır. Projelere harcanan paralar ile projenin şehirde yaşayanlara sosyal, kültürel, sağlık ve ekonomik katkıları karşılaştırılmalı, boş yere uçuk kaçık projelere ciddi miktarlarda para harcanmamalıdır. Sırf gösteriş olsun diye kocaman kocaman dev projelere binalar yapmak hizmet değil israftır, ranttır.
İş olanakları yaratmak, binlerce kişiye istihdam sağlamak, işsizliğe çare bulmak gibi makro iktisat konularında boş ve yanlış vaatler vermek doğru değildir. İşsizliğe çare bulmak belediyenin görevi de değildir.
Belediye hizmetleri o şehirde yaşayan halkın mutlu rahat mesut sağlıklı yaşaması için sağlanacak hizmetlerdir. Bir kişi yada parti belediye başkanlığına talip olmadan önce anketler yaptırmalıdır ve bu anketler kim kazanır anketleri olmamalıdır.
Yerel bir anket yapılmalı ve yerelde halkın büyük kısmına ulaşılmaya çalışılarak;
- Bu şehirde yaşamaktan mutlu musunuz?
- Bu şehirde neler olsa daha mutlu olurdunuz?
- Sizce şehrin en önemli problemler nelerdir?
- Gelecek 50 yılda bu şehirde neler olsun istersiniz?
- Burada yaşamak zorunda olmasanız başka hangi şehirde yaşamak isterdiniz?
Gibi sorular sorulmalıdır ki şehirde yaşayan halk belediyeden – şehirden neler bekliyor onu bir belirleyelim. Sonrasında bu problemlere, sıkıntılara, beklentilere, mutluluklara göre projeler belirleyip, maketler yaptırıp, reklamlar bastırıp meydana çıkılır. Bizler halk bize nasıl oy verir ne vaat verirsek oy verir peşindeyiz niyetindeyiz, kimse bu halk nasıl mutlu olur diye sormadan kendince şu projeleri yaparım dersem birkaç süslü büyük laf edersem oy alırım diye meydana çıkıyor. Zaten hükümet, iktidar güç sende ise biraz da yerel vaatler ile seçimi kazanırsın bulunduğu sürece de rant, iş bulma, kadro açma, arsalara imar verme, ihale ayarlama gibi sana oy veren destekleyen dava arkadaşlarının işlerini çözersin.
Yalova özelinde problemlerimiz nelerdir hangi projelere ihtiyacımız var derseniz? Ne merkez Yalova’da ne de ilçelerde şu gösterişli anlamsız kocaman kocaman vaatlere ve projelere ihtiyaç yok.. Yalova’da temel birkaç tane sorun var ve bu sorunlar ile ilgili ise hiçbir proje yok sadece halledeceğiz merak etmeyin söylemi var.
- Yalova’daki en önemli sorunlardan problemlerden biri şehir içi trafik ve park problemidir. Bu problem taa 10 – 15 yıl önce başladı ve o dönemden bu döneme katlanarak büyüyerek gelmiştir. Bu problemin birkaç kademeli çözümü vardır ancak hiç kimse bu çözümleri vaat etmemektedir.
- Yalova da ikinci büyük sorun artık mülteci sorunu olmuştur. Mültecilerden kaynaklanan bir karmaşa ve güvenlik sorunu ortaya çıkmıştır. Bu sorun artık sahil bandında ve Yalova’nın belirli bölgelerinde ciddi olarak kendini göstermeye başlamıştır. Yalova sahil bandında eski donanma dan sonra artık yürünemez ailece gezilemez bir duruma gelinmiştir. Buradaki karmaşa kargaşa ve başıbozukluk bir süre sonra daha ciddi problemlere sebebiyet gösterecektir.
- Yalova da ve çevresinde çarpık kentleşme, aşırı betonlaşma sorunu vardır. Bu sorun ciddi olarak ele alınmalıdır.
- Yalova da merkez dışındaki mahalle ve yerleşim birimlerinde cazibe merkezleri, sosyal alanlar yeşil alanlar, halkın dinleneceği, spor yapacağı alanlar yoktur. Herkes merkeze gidiyor. AVM’leri saymazsak diğer bölgelerde sosyal yaşam neredeyse yok denecek kadar az. Mesela GOP mahallesinde hiçbir sosyal yapı yada tesis yok denecek kadar azdır. Bir spor salonu spor merkezi bile yoktur.
- Şehir merkezinde, çekirdek merkezde çirkin bir görüntü ve karmaşa mevcut burada estetik bir düzenlemeye ihtiyaç vardır.
- Kaldırım işgalleri kesinlikle düzenlenmeli trafiğe kapalı alanlar dışında hiçbir kaldırım işgaline izin verilmemelidir.
- Sahil bandında parklarda vb. bir sürü noktada seyyar satıcı, büfeler derme çatma kulübeler görünümündeki tüm yapılar kaldırılmalı yenilerine izin verilmemelidir. Her yer baraka satıcı dolmuş durumda.
Sorunlara ekleme yapılır ama çıkarma maalesef yapılamıyor. Sözümüz anlayana vesselam.