Sahipsiz kent Yalova diyorum yıllardır. Maalesef makus talihi değişmedi Yalova’mızın. İl olduktan bu yana bence hep daha kötüye giden bir şehir Yalova...

Neden acaba?

Her yer gelişiyor, bilim – teknoloji ilerleri gelişti ama biz bu ilerleme -gelişmenin içinde sürekli daha çok sorunla, daha kötü bir şehirleşme ile karşı karşıya kalıyoruz.

Şu güzelim Yalova’nın sahibi yok. Ortada kalmış yetim çocuk gibi yıllardır, muhakkak ki sahip çıkmaya çalışan birkaç iyi insan var ancak yeterli değil maalesef. Yalova’da yapılan hemen hiçbir şeye Yalova geneli dahil ve müdahil olamıyor. Hatta bazı işlerde beyaz Yalovalılar dışında kimseciklerin sözü geçmez, hatta ve hatta bazı işlerde onların bile esamesi okunmaz, birileri Ankara’dan, İstanbul’dan gelir işleri çözer alır gider. Mesela dün gibi hatırlıyorum büyük fabrikalarımızdan birine yatırım amaçlı verilen (hibe mi – sudan ucuz kira mı bilinmiyor) kocaman yer ile ilgili Yalova’dan kimin etkisi oldu, ya da ne yapabildi. Adamlar geldi Ankara’dan çözdü payını (belki Yalova’dan da birkaç kişi ufaktan pay almış olabilir) aldı gitti.

Yalova iyi yönetilemedi ve yönetilemiyor. Yalova’da aynı partiden bile olsalar, siyasi kavgalar ve seviyesiz cebelleşme devam edip gidiyor maalesef...

Hadi hep beraber el ele verip Yalova için bir şeyler yapalım duruşunu kimsede göremiyorum. Herkes ‘benim dediğim en doğru ve ben kendi çıkarlarım doğrultusunda hareket ederim’ türünden egoist bir davranış içinde. Zaten satılanlar satıldı alınanlar alındı, hakka ve halka rağmen güç – iktidar sahipleri istediklerini yapıyorlar ve kimseye hesap verme lüzumunu da görmüyorlar. Ne yazık ki siyasilerin atanmış, atanmışların da siyasi gibi davrandığı bir il Yalova...

Her grubun- oluşumun öncelikleri ve planları başka- başka bu yüzden ne bir koordinasyon oluyor, ne de kalıcı işler yapılabiliyor.

Şimdi siz benden ‘kimler Yalova’yı iyi yönetmedi tek tek isim verin’ diyeceksiniz ancak ben bunu söylemeyeceğim. Çünkü anlayana sivrisinek sazdır. Herkes ne demek istediğimi ve kimlerden bahsettiğimi çok iyi biliyor, bizler ise hala hizmet yerine kişisel çekişmeler izliyoruz.            

Kavganın, kişisel çıkarların olduğu bir yerde nasıl iyi bir hizmet bekleyebilirsiniz ki. Burada herkes meseleyi kişiselleştirip ona göre tavır alıyor aslında. Olanda Yalova’da yaşayanlara oluyor. Hep toz pembe tablolar çiziliyor, hep büyük büyük sloganlar atılıyor. Ancak gelin görün ki ortada bir şey yok. Eminim şimdi bu sözlerime kızan, gücenen, küsenler olacaktır. Ancak, kimse ile kişisel bir kavga ve hesap yok, zaten kimsenin kişiselliğine de bir şey dediğimiz yok. Benim eleştirilerim yapılan icraatlar ve yöneticilerin yaptıklarından halk olarak bizi etkileyenlerdir. Birilerinin ‘kral çıplak’ demesi gerekmez mi?  

Görünen o ki bu seçimler özelinde de Yalova’daki siyasi duruş hala bekleneni ve özleneni vermemiştir. Yalova siyasetinde önde olanlar şu ana kadar elim sende oyunu oynamışlardır. Bu oyuna devam ederek, yani birbirlerine sataşıp Yalova’nın bugünkü kötü durumunun suçunu birbirlerinin üzerine atarak Yalova’nın durumunu KİMVURDU ya getiriyorlar. Yalova’mızın en kronik sorunlarımızdan biri birlik olamamak ve siyasi seviyeyi tutturamamaktır. Yaşadığımız şehri sahiplenmemek, küçük hesaplar ve kişisel kavgalardan dolayı Yalova da hiçbir şey yapamıyoruz. Herkes ‘ben’ diyor. ‘Biz’ demeyi bir türlü öğrenemedik. Grup, cemiyet, cemaat, parti ve kişisel çıkarlar her zaman önde gidiyor. Herkes ‘ben yapayım beni desinler’ istiyor. Birlikte bir şey yapmak nedense kimsenin işine gelmiyor. Herkesin her şeyi çok iyi bildiği ve asla başkasının fikirlerini dinleyip değer vermediği bir şehir burası. Bir tanecik bile iş birliği projemiz hayata geçmiş değil. Hatta herkes birbirine köstek oluyor.

Yalova’ya artık birileri topyekûn sahip çıkmalı, zaten herkes Yalovalı ama iş siyasi, ticari ya da başka bir çıkar ilişkisine geldiğinde herkes kendi doğduğu şehrini hatırlayıp hemen şehir milliyetçiliği yapmaya başlıyor, yok dernekti, yok topluluktu hemen devreye sokuyor.

Eski Yalovalılardan biri biraz Yalova desin hemen onu da Yalovalıcılık yapmakla yaftalıyor. İşin özü çok kolay ve net aslında. Kim sahip çıkacak şu yetim Yalova’ya önemli olan o. Bize, bizi yönetecekleri seçme hakkı bile verilmiyor. Önümüze, ‘seçin bunlardan birini’ ile gelmiş insanları seçip seçmeme hakkımız var. Yalova’nın silkinip kendine gelmesi gerek ama ne zaman?

İnsanları tedirgin eden, olan biten değil, olan bitenle ilgili inandıkları.

Epiktetos