Geçmiş de olsa da insanlık dışı savaş kurallarını dahi yıkmış, zulüm, yapmış dedelerimize kadın ve çocuklarımıza akıl almaz vahşet uygulayanların yarım kalmış heveslerini unutmayın!
Genlerindeki hainlik vardır ve hazırlıklı olmakta ayrı bir önemli tedbirdir.
Balkan savaşı, Kapitülasyonlar, Yemen çölleri, Mısırdaki işkenceler, Sarıkamış asla unutulacak facialarımız değildir. İstiklal Savaşı, Atatürk ve Çanakkale şehitlerimiz Kore ve en son Kıbrıs cinayetlerini yapanları unutamayız!
İç isyanları ve gerekli gereksiz müdahaleleri ve hala bunu denemek isteyenlere hazırlıklı olmak bizim ulus olarak görevimizdir.
Çağdaşlık ile Milliyetçiliği karıştırmadan yaşamayı öğrenmeliyiz. Medeni görünerek, tuzak kurarak gelen düşmana karşı içte ve dışta gözü bizim topraklarımızda olanlara karşı uyanık olmalıyız.
Yakın tarihte ki kayıplarımızdan ve şehitlerimizden bize emanet bu vatandan başka toprağımız yok...
Bu açıklamam bizim bütünleşmemiz içindir. Unutmayalım önce ekonomik, sonra da çağa uygun bir güç olup, geleceği ilim ve bilimde aramak gibi bir heyecan içinde bayrağımıza, ulusumuza, şehit ve gazilerimize, kadın ve çocuklarımıza sahip çıkmak en yüce görevimizdir.
Ne mutlu Türküm diyene...