Yalova da adam gibi gazetecilerimiz var, ne yapılması nasıl yapılması gerekiyorsa öyle adam gibi yapıyorlar. Ama işin ilginç gazetecilik yapıyoruz diye kalemşörlük yapanlar var. Hepimiz biliyoruz. Belli bir menfaati belirli bir çıkarı olunca, internetten sosyal medyadan köşesinden kaleminden Facebook’unda yazıp da bu yanlış, bu hatalı, bu eksik diye gündem oluştururlar. Sonra ne oluyor? Bu yazdıkları şirketten-organizasyondan minik bir ihale birkaç böyle kıyak satış, satın alma mal birimleri ile güzel birkaç iş alınca hayda hepsi bir anda bitiyor ve hemen artık okunmaz yazılmaz oluyor
Bunu defalarca gördük birçok kez karşımıza çıktı. Kulisler de kafeler de dinledik bu hikayeleri, şu an isim vermek istemiyorum ama zaten Yalova’da herkes herkesi tanıyor. Bu isimler herkes tarafından iyi biliniyor. Aslında açmamız gereken o kadar çok dosya var ki burada konuşmamız gereken o kadar çok şey var ki, o kadar çok yanlış yapılmış ki, yanlış yapılan işleri artık çuvallara sığdırmak imkânsız hale gelmiş. Yani nereye baksak altından balçık çıkıyor. Nereyi tutsak elimiz kirleniyor. Yazık ya gerçekten ayıp çocuklarımıza bırakacağımız memleket bu mu olacak?
Bugüne kadar yapılmış imar planları, verilmiş ekstra düzenlemeler, emsaller. Bunların hepsi ve büyük bir çoğunluğu; adaletsizce, yanlış, tek taraflıdır. Hepsini tek tek, dava dava konuşmaya başlasak daha yukarda Paşaköy’den aşağıya, buralara kadar insek herhalde bir yılımızı alır. Bunların hepsini tek tek olmasa da en önemlilerini tek tek yazacağız.
Ne yani, bu kadar şey yapıp da hepsi yanınıza kar mı kaldı sanıyorsunuz? Aslında bunları yapanları Allah cezalandırıyor. İlahi adalet tarafından cezalarını buluyorlar. Toplum da bunların nasıl insanlar olduğunu bilmeli, başkalarının yanında çok namuslu, çok dürüst davranır, karşımıza ise bir sürü liyakatsizlik bir sürü dedikodu içinde çıkıyorlar.
Haberiniz yok mu sanıyorsunuz?
Dedikodular yayılıyor.
Hangi belediye başkanı katedrali için kimden kaç tane daire istiyor?
Kim, kimden ne istiyor?
Kim, kime ne yapıyor ne tür ücretler dönüyor?
Asıl yanlış nerede biliyor musunuz?
Hepimiz biliyoruz da korkuyoruz söylemeye…
İnsanlar çekiniyorlar. Asıl yanlış şu ‘adalet’ dediğin şeyi kimse uygulanmıyor. ‘Adalet’ dediğin şey güçlerin elinde, zayıflara kırbaç olmuş. ‘Adalet’ dediğimiz şey, sadece güçlüyü savunan, sadece güçlünün yanında olan bir şey olmuş.
‘Adalet’ doğru işletilmediği için; siyasi, maddi ve iktidar gücü olanlar, her şeyi yapabiliyorlar ve her şey meşru olup diğerleri de ağzını açıp bunları eleştiremiyor.
Bir kısımda yalakalıkla meşgul. Ya kardeşim bırakın yalakalığı, bırakın bu başkalarının üstüne basarak yükselmeyi, ömür bitiyor. Üç günlük dünyada; şeref, haysiyet, onur diye bazı kavramlar var. Bunları ön planda tuttun lütfen.
