Kimse kimsenin çocuğuna karışmamalıdır. Hiç kimse başka birinin çocuğuna terbiye vermeye de kalkamaz!

Ancak kimse kimsenin şımarık, arsız, kontrolsüz çocuğuna da toplum içinde tahammül etmek zorunda değildir!

Özgüveni yüksek, özgür çocuklar yetiştireceğiz derken uyumsuz, kuralsız çocuklar yetiştiriyoruz!

Yaşına uygun sınır ve kurallar koyar, bu kuralların önemini de yaparak yaşayarak gerekliliklerini hissettirirsek, kurallar konusunda işbirliği etmesini istersek başarılı bir sonuç elde etme olasılığımız yükseliyor.

Çocuk ağlayabilir.

Öfke gösterisi yapabilir. Önemli olan tavrınızda değişiklik yapmamaktır.

Kaliteli zaman geçirirken disiplini göz ardı etmeyiniz.

4-5 yaşından önce demokratik olmaya çalışmayın.

Can sıkıntısı ile baş etmeyi ve beklemeyi öğretirsek 'şımarık çocuk' yerine sorumluluk sahibi özgüvenli çocuklar yetiştirmiş oluruz.

Çocuklarının eğitimi hakkında ebeveynlerin en büyük yanlışlarından biri de ‘özgüven’i ‘şımarıklık’ ile karıştırmış olmalarıdır. Özgüvenli çocuk yetiştireceğiz diye ‘ben’lik duygusu şişirilmiş çocuklar yetiştirmeye başladık. Özgüvenin ne demek olduğunu yanlış algılayan ebeveynler çocuklarına şımarıklık aşıladılar. Arkadaşlarına, abisine veya kardeşine ve eşyalara zarar veren, saygısızca davranan çocuklar anne ve babaları tarafından özgüveni yüksek olsun diye engellenmiyor.

Üzülmesin, kendine özgüveni olsun diye hiçbir şeyi kısıtlanmayan, istediği gibi davranan, eleştirilmeyen yani yanlışlarını ve doğrularını fark etmesine olanak tanınmayan, yeter ki mutlu olsun diye kuralların ihlâl edilmesine müsaade gösterilen evlatlarımız ego patlaması günümüzde çocuklarının eğitimi hususunda ebeveynlerin en büyük yanlışlarından biri ‘özgüven’i ‘şımarıklık’ ile karıştırmış olmalarıdır. Özgüvenli çocuk yetiştireceğiz diye ‘ben’lik duygusu şişirilmiş çocuklar yetiştirmeye başladık. Özgüvenin ne demek olduğunu yanlış algılayan ebeveynler çocuklarına şımarıklık aşıladılar. Arkadaşlarına, abisine veya kardeşine ve eşyalara zarar veren, saygısızca davranan çocuklar anne ve babaları tarafından özgüveni yüksek olsun diye engellenmiyor.

Üzülmesin, kendine özgüveni olsun diye hiçbir şeyi kısıtlanmayan, istediği gibi davranan, eleştirilmeyen yani yanlışlarını ve doğrularını fark etmesine olanak tanınmayan, yeter ki mutlu olsun diye kuralların ihlâl edilmesine müsaade gösterilen evlatlarımız ego patlaması yaşıyor. Çocuklarımızın en küçük başarısında, en sıradan özelliklerinde bile; çok zeki, çok akıllı, çok yetenekli gibi övgülerimiz vesilesiyle kendilerini öyle zannediyorlar..

Evlatlar her şeyden önce anne ve babalarına sonra okullarında onlara dokunan tüm öğretmenlere emanettir. Çocukların doğal kişilik yapılarına bozmadan karakterlerini koruyarak doğru yetişmeleri için, sağlıklı büyümelerini için çabalamaya devam.

Sağlıcakla...