Karantina, bulaşıcı bir hastalığın yaygın olduğu bir ülkeden, bir yerden gelen kişilerin, gemilerin, malların ve hayvanların geçici olarak bir yerde tutulup gözlemlenmesi biçiminde uygulanan sağlık önlemidir.
Koronavirüsün ortaya çıkmasından sonra dünyada ve ülkemizde çeşitli önlemler alınmaya başlanmış fakat söz konusu önlemlerin uygulanmasında sorunlar oluşmuştur. Alınan tedbirlerin başında ise karantina gelmektedir. Karantina virüsün oluşturacağı kötü sonuçların son bulması için kesinlikle devlet tarafından uygulanması gereken tedbirdir. Karantinanın uygulanmasında sıkıntılar çıkmakta hatta üst düzey yöneticiler tarafından karantina delinmektedir.
Türk Ceza Kanunu'nda karantina, bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma suçu başlığı altında bulunmaktadır. Söz konusu maddeye göre 'Bulaşıcı hastalıklardan birine yakalanmış veya bu hastalıklardan ölmüş kimsenin bulunduğu yerin karantina altına alınmasına dair yetkili makamlarca alınan tedbirlere uymayan kişi, iki aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.' Maddede, bulaşıcı hastalıklara yakalanmış veya bu hastalıklardan ölmüş bulunan kimselerin bulunduğu yerin karantina altına alınmasına dair yetkili makamlarca alınan tedbirlere uyulmaması, suç olarak tanımlanmıştır. Türk Ceza Kanunu madde 195'e göre savcılığın işlem yapabilmesi için şikayete bile gerek duyulmamaktadır. Böylece kamu sağlığının korunması amacı güdülmektedir. Hakkında karantina kararı alınan kişinin karantina alanına götürülmemesi ya da karantina alanına götürülürken yetkili makamın izni olmaksızın virüsün ya da hastalığın yayılmasına yönelik tedbire aykırı şekilde başka bir yere götürülmesi de bir suçtur.
Karantinaya alınan bölgede yetkililerin alacakları kararlara uyulmalı virüsün yayılması engellenmelidir. Vatandaşlarımız da bu dönemde sağduyulu, bilinçli ve sabırlı olmalıdır. Hiçbir virüs bizim alacağımız tedbirlerden daha güçlü değildir. Nice güçlükleri hep birlikte atlatan milletimiz yine birlik beraberlik içinde bu zorlu dönemi de atlatacaktır.