Engelliler haftası, 10 Mayıs ile 16 Mayıs arasında 156 ülkede aynı tarihlerde engellilik sorunu ve engelliliğin önlenmesi konularına dikkat çekmek için kutlanan haftadır. Engelli olma durumu doğuştan olabileceği gibi bir hastalık veya kaza sonucunda da oluşabilmektedir.
Engellilerin hayatımızın bir parçası olduğu unutulmadan onları hayatın içine dahil etmenin yolları aranmalıdır. Onları ötekileştiren tutumlardan uzak durulmalıdır. Hassasiyetlerinin olduğu konularda onlara acıyan gözlerle bakmak yerine dışlanmamaları için çaba gösterilmelidir. Eğitimde fırsat eşitliği sağlanmalı, engellilerin eğitime daha rahat ulaşabilmesi için gereken ortam oluşturulmalıdır.
Engellilik bir hastalık değil, bireyin insanlık durumudur. Asıl engel, engellileri dikkate almayan, onları yok sayan zihniyettir. Özellikle kırsal kesimde ahırda ayaklarından bağlanarak gözden ırak tutulmaya çalışılan, işkenceye varacak şekilde kötü muamelelere maruz bırakılan bireylerimiz mevcut iken bir de hala engelli çocuğundan utanan anne babaların olması da bir gerçektir. Her bireyin engelli olma potansiyeline sahip olduğu unutulmadan engelli vatandaşlarımıza pozitif ayrımcılık yapılmalı, zaten yeterince zorlaştırılmış olan hayatları bir nebze olsun kolaylaştırılmalıdır. Engellilerin yaşadığı çevre onlara özgü tasarlanmalı onların hayat zorluğu azaltılmalıdır. Ayrıca kendilerine çalışma olanağı sunulmalıdır. Türkiye'de yaklaşık elli beş bin engelli memur bulunmakta fakat bu sayı en az iki katına çıkarılmalıdır. Bütün bunları uygulayabildiğimiz takdirde bazı yönlerden kendilerini yetersiz görmeleri sorunu yerini bir şeyleri tek başına başarabilme duygusuna bırakacaktır.
