Her ilişki aslında ne güzel başlar. Verilen sözler tutulan eller hiç sonu gelmeyecek gibi yaşanır. Daha sonra zamanın getirdiği bıkkınlık mı, eşlerin aç gözlülüğü mü bu beraberliği sonlandırır? En kötü ayrılık da ihanetle bitenlerdir. Bütün yolları kapatır. Çünkü gerçek sevgide ihanet yoktur. Kalbinde biri varken başkasına aşk duyamazsın. Muhakkak birinden biri yalandır. Kim aldanıyor başka biriyle zaman geçirerek kendini avutan bir yalana atan mı yoksa onu büyük bir aşkla seven mi. En acısı da bu aldatma fark edilinceye kadar pinpon topu gibi oradan oraya savrulur aldatan. Ona göre çok büyük maceradır. Aslında arkadaşlarına maceralarını anlatıp kendini çapkın gösterme hissi onu çok mutlu ediyordur. Oysa kim mutlu olmuş kalpten kalbe gezip? Kim mutlu olmuş birinin ahını alıp? Saçma sapan ilişkilerden kirlenmiş bir gönlün sana ne faydası olur? İhanet çok acı. O karşında seni seveni nasıl bir cehenneme attığının farkında bile değilsin. Senin için atan bir kalbi üzmek sana ne kazandırır. Yok o geçici bir macera sen kalbimin sahibisin gibi yalanlar söylendiğinde de sanıyorlar ki hemen unutulacak. Kimsenin ihanetinin bir parçası olmayalım. Seven, isteyen insan zaten senin yanındadır. Başkasını gözü görmez. Saçma sapan bir de sözler çıkartmışlar yok bir çiçekle ömür geçer mi? Yok her gün baklava olsa yenmez gibi. Tamam o zaman kendinizi yenileyin ve eşinize de kendini yenileme fırsatı verin. Başkalarına harcayacağınız parayı eşlerinize ya da sevdiğinize verin. Bakın onlar her çiçeğin şekline bürünürler. Ve biraz da aç gözlü olmamak lazım. Değerini bilmek beraberliğin anlamını anlamak lazım diye düşünüyorum.