Kadın olmak çok zor evet ama bazı ülkeler de kadın olmak çok daha zor. Hatta, bizim ülkemiz batıya göre, Doğu da yaşayan kadınlarımızın ise hayatı daha da zor.
Kadınlarımızın evlenme kararlarını ailelerinin verdiği, boşanmaların imkansız olduğu, çocuklarına sahip çıkamadığı o kadar çok ilimiz var ki. Nerde ise hayatları yok diye biliriz.
Bir adet, bir töre almış başını gidiyor. Kız çocukları ve o annelerinin duyguları kimsenin umurunda değil.
Ne zaman değişir kaderleri bilinmez. Batı da yada farklı illerimizde bir işte çalışırsın, yada bir toplulukta cinsel tacize uğrarsın, kendi hatan olmadığı halde susarsın.
Konuştuğun zaman ya sen haksız olursun, ya da ört bas edilmeye çalışılır bu tür yaşanılanlar.
Bir mesleğin yoksa, çalışmanın karşılığı en fazla asgari ücret olur. Çocukların da varsa geçinmen imkansızdır. Boşanırsan, dul kalırsın, bütün çevren sana düşman olur. Seni büyük bir tehlike olarak görürler.
Boşanmazsan eşinden dayak yersin, psikolojik şiddet görürsün, sana sadece acırlar ama kimse elinden tutup yardım etmez.
Sosyal hakların yoktur. Evinde maaşını alıp oturamaz, çocuklarını büyütemezsin. Bir erkek arkadaş edinemezsin anında toplumda adın çıkar, dışlanırsın.
İstediğin gibi giyindiğin zaman, hemen göze gelir adını çıkarırsın. Bunun, doğusu-batısı yok. Kadın her yerde kadın ve haklarını çoğu zaman arayamıyor.
Çünkü sen bir kadınsın ve daima erkeğin altındasın. Susacaksın, kabulleneceksin, itaat edeceksin. Biraz baş kaldırdın mı, ya nankörsün ya yollusun.
Ya öldürülmen lazım, ya da yalnız bırakılman. Korkuyla yaşaman lazım.
Çünkü sen eksik eteksin. Çünkü sen bu ülkenin kadınısın...