Aslında Yalova ili ve Çiftlikköy ilçesi iç içe geçmiş durumda. İl merkezine çok yakın olması yönüyle de bu gayet doğal. Sınır olarak aradan geçen dere olmasa fiziki olarak da birleşmiş durumda. Bu durum genelde ilçe için dezavantajları da beraberinde getiriyor. Yalova il merkezinin mevcutta dar bir alana sıkışmış merkezi dikkate alındığında Çiftlikköy ilçesine doğru bir genişleme penceresi ve alanına doğru hızla gidiyor. Evi Çiftlikköy’de olup Yalova merkeze çalışmaya gidenlerin oranı gün geçtikçe artıyor. Çiftlikköy ilçesinin arazi açısından zenginliği konut açısından ilçeye yönelimi artırdı. Son 10 yıldır bunu net olarak görüyoruz. Zaten Yalova’da nüfus artış oranında birincilik Çiftlikköy ilçesinde.
Birbirini bütünleyen bu yapıda problemlerin çözümünde ve proje üretiminde aslında birbirine çok yakın bu yerleşim yerlerinin paralel hareket etmesi daha rantabl olacaktır. Yalova ilimizdeki OSB’lerin tamamının Çiftlikköy ilçesinde olması ekonomik yönüyle de gelişimin bu yönde olduğunun göstergesidir. Şehir planlamasında bu gerçek ile hareket edilmesi de bize gelecekteki Yalova’nın nasıl şekilleneceğini şimdiden parametrelerini ortaya çıkartıyor. Birbiri ile rekabet eden değil, bütünleyen ve çözüm odaklı yaklaşımlar ile inanıyorum ki daha rasyonel çözümler üretilecektir. Başta ifade etmem gerekiyor ki, kişisel bakış açım il merkezi ve ilçe mantalitesi değil, ortak ve paylaşımcı bakış açısı ile ilimiz içinde bulunduğu problemleri daha kolaylıkla çözüm yolu bulacaktır. Bütün şehir yaklaşımı gündemde. Ne zaman ilimiz statüsündeki illerde uygulanır ya da bazı yönleriyle revize edilip uygulama sahasına ne zaman girileceği konusu gelecek yılların gündeminde olacağı kesin. Dolasıyla ne zaman ilimiz bu statüyü kazanırsa kazansın pratikte çözüm yine ölçeğe bağlı olarak elde edilecektir.
İlimizin yüzölçümünde ormanların oranının yüksek olması elimizi daha da daraltıyor aslında. Arazinin yetersiz olması, bizi olanı daha rantabl ve yüksek teknolojide kullanılmasını zorunlu kılıyor. Bunun yanında çevresel yönüyle de içinde bulunduğumuz pandemi tehdidinin yaşattığı her şeyden ders alınması gerektiği kendisini her zaman hatırlatıyor. Kimse maliyeti çevre olan bir yatırımı istemez, istemeyecektir. Dolayısıyla gündemde olan hangi konu olursa olsun eşitliğin diğer tarafına sağlığı ve çevreyi oturtmayacaktır. Kimse de bu kararların altına imzasını atmayacaktır.
Çiftlikköy bu yönüyle ilimiz için bir fırsat. Dokuz köyü birbirinden güzel ve eşsiz doğaya sahip. Korona gelecekte şehirlerden uzak, doğal yaşamı adeta zorunlu kılacaktır. Nefes alma alanı olarak Çiftlikköy’de inanınız pek çok proje üretilebilir. Üzerinde düşünüldüğü zaman İstanbul-İzmir otoyolunun ilimizdeki geçişinin büyük kısmı Çiftlikköy ilçemizde. Lojistik olarak bu avantaj aslında ilimiz için gelecekte yatırımların ilimize gelmesindeki etken faktörlerin başındadır.20 yıl sonrasını düşünebiliyor muyuz, o zamanın fotoğrafını görebiliyor muyuz, önemli olan zaten bu. 2040 yılının Yalova’sında ben inanıyorum ki teknoloji yoğun sektörler ilimizdeki pazarın büyük kısmını elinde bulunduracak. Turizmin ve tarımın ilimizdeki gelişim trendi bize gelecekte Çiftlikköy ilçesinin ekonomideki payının daha da artacağının işareti olacaktır. Su problem olmadan bunu avantaj olarak kullanabilmeliyiz. Bunun için yatırım oranında su ile ilgili ne varsa bence ilk sırada yer almalıdır.
Yalova’mızın Armutlu’dan Altınova’ya her bir köşesi bizim için önemli ve değerli. Bu değerleri biz ne ölçüde projeler ile hayata geçirebilirsek inanıyorum ki geleceğin Yalova’sı tüm ilçeleriyle daha iyi olacak. Düşünen ve üreten gençlerimize çok güveniyorum. Sizler ilinizde kalarak müteşebbis ruhunuzla katma değer üreteceksiniz. Sizlerle hemşerilik bilinci içinde daha yaşanabilir ve ekmeğini Yalova’nın taşından çıkartacağınıza inanıyorum. Kalın sağlıcakla…