Uzun zamandır kendinizi yorgun hissediyorsanız, akşamları erken uyumanıza rağmen sabahları yorgun kalkıyorsanız, gün içinde ki enerjinizin azaldığını hissediyorsanız, modern çağın yeni hastalığına yakalanmış olabilirsiniz.
Kronik yorgunluk sendromu, genellikle yoğun tempoda çalışanlar ve mükemmeliyetçi kişilerde görülür. Bu herkeste farklı şiddetlerde karşımıza çıkabilir. Başlarda hafif yorgunluk, isteksizlik ve enerji kaybı ile karşımıza çıkmakla birlikte kişilerde ciddi verim kaybına ve sosyal yaşamdan izole olmaya çalışma haliyle devamlılık gösterir ve bu durum maalesef ki dinlenmeyle geçmez.
Eğer 6 aydan uzun süre sebepsiz eklem ağrıları, mide bulantıları, konsantre olmada güçlük, çok uyuma veya uyuyamama, enerjik olamama, yaşama karşı sürekli negatif bakma gibi problemler yaşıyorsanız kronik yorgunluğa siz de sahip olabilirsiniz. Bazen bu tabloya depresyon ve anksiyete de eklenebilir.
Yapılan çalışmalarda bu hastalığa özellikle kadınların daha çok yakalandığı görülmüştür. Kronik yorgunluğun biyolojik bir hastalık mı, yoksa psikolojik nedenlere bağlı bir durum mu olduğu henüz bilinmiyor. Fakat bizim bunun için birkaç önerimiz var:
- Zencefil: Her gün 1 tatlı kaşığı zencefil kökünden yapılmış çay tüketin.
- Kenevir Tohumu: Her gün 1 avuç tohumunu salata ve yemeklerin üzerine serperek kullanın.
- Arı Poleni: Balla karıştırıp her gün aç karnına 1 tatlı kaşığı tüketin.
- Tavuk Suyu: Dört hafta boyunca her gün 1 kase içilmesi faydalıdır.
- Ekinezya: Dört hafta boyunca her gün 1 bardak için.
Bunların haricinde korunmak içinde yapabileceğimiz şeyler var tabi ki, öncelikle olarak normalden farklı olarak yorgunluk belirtileriniz varsa mutlaka doktora danışın. Gün içinde çalışma saatlerinizde dinlenme araları verin. Egzersiz yapmaya başlayın. Yoga, meditasyon gibi aktiviteler yaparak stres düzeyinizi azaltın. Alkol ve kafeinden uzak durun. Günlük 8 saat uykunuzu uyuyun. Doğal ve sağlıklı beslenip, bol su içmeyi unutmayın.
Sağlıkla kalın…