650'den fazla kişi ise çeşitli sürelerde hapis cezalarına çarptırıldı. 2021'in o kanlı günüyle ilgili olarak, 1.500'den fazla kişinin affedilebileceği ihtimali, Cumhuriyetçiler arasında tartışmalara yol açtı.

Donald Trump, 2024 seçimlerini kazanması halinde, 20 Ocak’ta göreve başlar başlamaz Kongre baskınına karışanları affedeceğini duyurdu. Geçtiğimiz kasımda yeniden başkanlık seçimlerini kazanan Trump, NBC’nin "Meet the Press" programında yaptığı açıklamada, "Büyük olasılıkla bunu hızlı bir şekilde yapacağım," ifadelerini kullandı. Trump, bu kişilerin uzun ve zorlu bir süreçten geçtiğini vurgulayarak, "İstisnalar olabilir ama bazıları gerçekten radikal ve delice hareket etmişse ona göre karar veririm," dedi.

Bu sözler, Trump’ın 2021’de kaybettiği seçim sonucunun onaylanmasını engellemek amacıyla Washington DC’ye giren isyancılara yönelik yaptığı açıklamalara gölge düşürdü. Trump’ın seçim kampanyası boyunca verdiği bu af sözü, pazartesi günü milletvekillerinin başkanlık seçimini onaylamak için toplandığı sırada tartışma konusu oldu.

İskoçya'da Yenidoğan Yoksunluk Sendromu Alarm Veriyor İskoçya'da Yenidoğan Yoksunluk Sendromu Alarm Veriyor

Cumhuriyetçi milletvekili Marjorie Taylor Greene, Trump ile uzun bir görüşme yaparak, 6 Ocak olaylarına karışan herkesin affedilmesi için lobi yaptığını söyledi. Greene, "Neredeyse dört yıl sonra, bu insanların çoğu hapiste. Kongre binasına zarar verenler bile cezalarını çekti," diyerek, affın gerçekleşmesini savundu.

Şu ana kadar 1.250'den fazla kişi suçunu kabul etti veya yargılamalar sonucunda hüküm giydi. 650’den fazla kişi ise çeşitli sürelerde hapis cezasına çarptırıldı. Birçok isyancı, Trump’ın seçimle ilgili asılsız iddialarını tekrarlamış, bazıları ise dönemin önde gelen isimlerini tehdit etmişti.

Kongre binasını savunan polis memurları, aflara karşı oldukça öfkeli. Çünkü olaylar sırasında birçok polis memuru dövülmüş, bazıları ise kendi silahlarıyla vurulmuştu. Görevden alınan ABD savcısı Matthew Graves, şiddet olaylarında 140 polisin yaralandığını, bunun ise tarihte kolluk kuvvetlerine yönelik en büyük saldırı olduğunu belirtti.

Bazı Cumhuriyetçiler, Trump’a yakın isimler bile, her suçluyu aynı şekilde affetmeyi doğru bulmuyor. Temsilciler Meclisi Yargı Komitesinin başkanı Jim Jordan, "Şiddet eylemine karışmayanlar için bu affı desteklerim, mantıklı olan bu," dedi. Diğer bir Cumhuriyetçi isim Gus Bilirakis ise, "Bu konuda durumu tek tek değerlendirmek gerekir. Bazıları belki affedilmeyi hak eder," şeklinde konuştu. Ancak Kongre binası polislerine saldıranların affedilip affedilmeyeceği konusunda tereddütlüydü.

Cumhuriyetçi Dusty Johnson, her suçun aynı olmadığını ve Kongre binasına izinsiz girenlerle, mülke zarar verenlerin farklı kategorilere ayrılması gerektiğini belirtti. Trump'ın, her durumu ayrı ayrı değerlendirip uygun kararı vereceğini düşündüğünü ifade etti.

Demokratlar ise, özellikle Kongre binasında görevli polislere karşı yapılan saldırıları ve afların toplumsal etkilerini vurguluyor. Temsilciler Meclisi’nden Demokrat Bennie Thompson, "Kongre'yi savunurken yaralanan polisler, bu kişilerin affedilmesinden rahatsız olacaktır," diyerek afların hukukun üstünlüğüne ve güvenliğe olası olumsuz etkilerine dikkat çekti. Thompson, Trump'ın olayların fitilini ateşlediğini belirten raporun hazırlanmasında yer almıştı.

Demokrat Jamie Raskin, afların olacağı takdirde, affedilen kişilerin pişmanlıklarını ve kamu güvenliği için tehdit oluşturmadıklarını kanıtlayan olumlu bir beyan sunmaları gerektiğini savundu. Trump'ın bu süreçte, afları verdiği takdirde, yeni başkan olarak kendisine nasıl bir siyasi yük getireceğini de düşünmesi gerektiğini vurguladı.

Sonuç olarak, Kongre baskınına katılanların affedilip edilmeyeceği, sadece Cumhuriyetçiler arasında değil, tüm Amerikan kamuoyunda derin bir tartışma konusu olmaya devam ediyor.

Editör: Manşet Gazetesi