Ancak yapılan ilk değerlendirmede bu ağrıların ergenlik döneminin tipik büyüme ağrıları olduğu söylendi. Ancak zamanla ağrıları şiddetlenen Chloe'nin hikayesi, beklenmedik bir şekilde trajik bir hal aldı.
Başlangıçta ağrılarını büyüme sancıları olarak kabul eden doktorlar, Chloe'ye bazı egzersizler önerdi. Ancak bu egzersizler, genç kızın ağrılarını hafifletmek yerine arttırdı. Durumunun kötüleşmesi üzerine Chloe, babasıyla birlikte tekrar hastaneye gitti. Yapılan detaylı tetkiklerle, sırt ağrılarının çok daha ciddi bir sorundan kaynaklandığı ortaya çıktı: Kanser. Genç kızın omurgasında bir tümör tespit edildi ve daha sonra yapılan testlerde kanserin leğen kemiği, kafatası, göğüs ve karaciğere yayıldığı belirlendi.
Baba Renshaw, kızının hastalığının bu kadar geç fark edilmesine büyük tepki gösterdi. "Doktorlar, ağrıları ergenlik dönemine bağladılar ve biz de buna inandık. Kızım her gün büyük acılar içinde hastaneye taşınıyordu. Ağrıları yüzünden okula gidemedi," diyerek, kızının yaşadığı acıların göz ardı edilmesine isyan etti.
Henüz kanserin türü netleşmiş değil, ancak Chloe, kemoterapinin ilk aşamalarını tamamladı. Tedaviye nasıl yanıt vereceği belirsizliğini koruyor. 3 Aralık'tan itibaren yoğun bakıma alınan ve suni komaya sokulan Chloe, şu an solunum cihazına bağlı olarak yaşam mücadelesi veriyor.
Chloe'nin babası, yaşanan bu süreçten çıkarılacak derslere dikkat çekerek, hem ailelerin hem de doktorların bu tür durumlar karşısında daha dikkatli ve duyarlı olmaları gerektiğini vurguladı.