Yunan halkı, kazanın sorumlularının hala hesap vermemesi ve olayın örtbas edilmeye çalışılması nedeniyle adalet talep etti. Bu protestoların en yoğun yaşandığı yerlerden biri de Yunanistan’ın beşinci büyük adası olan Sakız Adası oldu.

Fatih Terim'in Al Shabab'ı Üst Üste İkinci Zaferine Taşıdı Fatih Terim'in Al Shabab'ı Üst Üste İkinci Zaferine Taşıdı

Sakız Adası’nda binlerce kişi, "Adalet istiyoruz" sloganlarıyla Sakız Belediyesi binası önündeki Vounaki Meydanı'nda toplandı. Protestoya her yaştan ve her siyasi görüşten kişi katıldı. Sendika üyeleri, barolar, öğrenciler, öğretmenler, STK'lar, ada esnafı, turizmciler ve hatta rahipler, kazanın sorumlularının cezalandırılmasını ve hukukun üstünlüğünün sağlanmasını talep etti.

Adada, genel grev nedeniyle tüm işyerleri kapalıydı, sadece marketler saat 17:00’den sonra açıldı. Çalışanların ve esnafın yanı sıra, turistler de protesto sırasında mağdur oldu. Sakız Adası’na gelen Türk turistler, restoranlarda alışveriş yapmayı ve Yunan mezeleri yemeyi hayal ederken, grev nedeniyle sadece marketlerden börek, kek ve bisküvi alarak karınlarını doyurabildiler. Bununla birlikte, turistler gösteriye katılmadı, ancak protestoyu desteklediklerini belirttiler.

Protesto sırasında polis herhangi bir müdahalede bulunmadı ve eylem barışçıl bir şekilde sona erdi. Göstericiler, adaletin sağlanmamasına tepki göstererek devletin güvenlik ve adalet sağlama sorumluluğunu yerine getirmesini istedi. Yunan halkı, kazanın sorumlularının hala hesap vermemesi ve olayın üzerinin örtülmeye çalışılmasına karşı, seslerini duyurmak için sokaklara döküldü.

Protestolar, Yunanistan’daki en büyük demiryolu faciasından sonra çıkan yangında ölen birçok kişi hakkında çıkan tüyler ürpertici ses kaydının yerel medyada yayınlanmasının ardından daha da büyüdü. Sakız Adası’ndaki bu gösteri, adada daha önce görülmemiş bir kalabalığı bir araya getirdi ve halk tek bir yürek olarak hukukun üstünlüğü ve sorumluların cezalandırılması talebini dile getirdi.

Yunanistan’daki bu büyük protestolar, adaletin sağlanması adına önemli bir mesaj niteliği taşıyor.

Kaynak: Fulya Omaç