Yalova Üniversitesi Filistin Dayanışma Kulübü üyesi öğrenciler, 29 Nisan'da katil İsrail’in katliamlarını protesto etmek amacıyla, Gazze Dayanışma Çadırları’nı kurarak eyleme başladı. Yalova Üniversitesi Merkez Araştırma Laboratuvarları binasının önüne kurulan çadırlarda oturma eylemi yapan öğrencilere, başta Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bahçekapılı olmak üzere üniversite yönetimi de tam destek verdi. Birçok üniversite öğrencisi de Çadır İntifadasına destek vererek örnek davranış sergiledi. Eylemin son gününde Yalova Üniversitesi Filistin Dayanışma Kulübü üyesi öğrencileri basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına Yalova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cahit Külekçi, İHH temsilcileri de katılarak öğrencileri yalnız bırakmadı.
Basın açıklamasını okuyan Yalova Üniversitesi Filistin Dayanışma Kulübü Başkanı Sefa Baş, “7 aydır tarihinin belirli dönemlerinde Avrupa’da yaşamış bir milletin Müslümanların başına bela edilmesinin en şiddetli günlerini yaşıyoruz. Buradan İsrail’e lanet okuyarak hedefimize ulaştığımızı zannedip dağılacağımızı bekliyorsanız yanılıyorsunuz. Siyonistlere lanetli sözler üretmek, öfkeyle boşluğu kamçılamak, sessizliğin yeni maskesidir. Bizim bu manifestomuz elindeki mikrofonla susan, omzundaki silahla korkan, oturduğu makamda uyuyan ve bizi de bunlara mecbur bırakmaya çalışan tüm yetki sahiplerinedir. Siz Siyonistler kadar suçlu ve onların destekçileri kadar da mesulsünüz tüm olanlardan” ifadelerini kullandı.
“Zulme sessiz kalmayın! Filistin’i konuşun”
Açıklamasına “Baskıyla korkaklaşmış, dünyayla tembelleşmiş ve şehvetle zayıflamış bir millet olmayacağız. İbrahim’in baltasını, Musa’nın asasını sabırla tutuyoruz elimizde. Sizinle bizim aramızda “Allah’la bizi kandırmanız” dışında hiçbir hudut yoktur” diye devam eden Sefa Baş, Siz ey değerli kardeşlerim. Sıra bize geldiğinde ve her şey için çok geç olduğunda mı konuşacaksınız? Siz sessizliğinizi bozduğunuzda her şeyin yapılabilir olduğunu göreceksiniz. Sizi gücünüzün yetemediği şeylerle korkutanlar gücünüzün yettiğini örtmeyi başarıyorlar. İnsanlık keşfedilmeye muhtaç olacak kadar karmaşık hale getirilmeye çalışılıyor. Filistin’e destek olmak için Arap olmaya gerek yok! İnsan olmak yeterli. İnanın bize Gazze halkı bizden ne paramızı ne de canımızı vermemizi beklemiyor. Her insan hayatında yalnız kalma hissini tatmıştır. Ve ondan kurtulmak için sahip olduğu şeylerin işe yaramadığını da görmüştür. Onlar bizden sessiz kalmamamızı ve gücü yeten devletlerin güçlerini devreye sokması için Gazze halkının dili olmamızı bekliyorlar. Yalnızlaşmamak için yalnız bırakmamayı öğrenmeliyiz. Zulme sessiz kalmayın! Filistin’i konuşun, Yahudilerin kim olduğunu öğrenin ve her yerde bu zulmü anlatın. Kimse heveslenmesin. Kıyamete kadar birbirini Allah için seven insanlar var olacaktır. Biz de onlardan olmaya ant içmiş bir neslin devam eden halkasıyız.