TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, 26 Temmuz Cuma günü TBMM Başkanlığına başvurarak yasama dokunulmazlığının kaldırılmasını talep etti. Soylu, dilekçesinde 40 yıllık siyasi kariyerinde farklı görevlerde bulunduğunu ve her zaman millete hizmet etme, hesap verme ve şeffaf olma sorumluluğunu taşıdığını belirtti.

Soylu, siyasetçilerin dönem dönem çeşitli iddialar ve ithamlarla karşılaştığını ifade ederek, "Gazi Meclis'imizin çatısı altında milletimizi temsil ederken, hükümetlerimizi ve İçişleri Bakanı olarak görev yaptığım dönemi hedef alan, devletimizin itibarını zedelemeye yönelik birçok mesnetsiz ve iftiraya dayalı karalama kampanyasıyla karşı karşıya kaldık," dedi.

15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında demokrasiyi, devletin bekasını ve milli iradeyi korumak için terör örgütlerine karşı cansiparane bir mücadele yürüttüğünü vurgulayan Soylu, bu süreçte her türlü riski aldığını belirtti. Soylu, "Bu mücadeleyi baltalamak ve itibarsızlaştırmak amacıyla organize ve sistematik bir şekilde yürütülen karalama kampanyalarına karşı hukuk zemininde mücadele etmek zorunlu hale gelmiştir," dedi.

Ecem ile Osman Mutluluklarını Ölümsüzleştirdiler Ecem ile Osman Mutluluklarını Ölümsüzleştirdiler

İçişleri Bakanlığı görevinden ayrıldığı 3 Haziran 2023'ten bu yana hakkında 11 bin 500 televizyon haberi, 1454 gazete haberi ve 628 köşe yazısı ile makale, 218 bin internet ve sosyal medya haberi yapıldığını belirten Soylu, CHP Genel Başkanları ve sözcülerinin mesnetsiz karalamalarla kamuoyunu yanlış yönlendirdiğini ifade etti. Soylu, "Görev yaptığımız döneme ve şahsıma karşı yürütülen bu kampanyalara karşı mücadele etmek, vazgeçilmez bir sorumluluktur," dedi.

Soylu, insani ve vicdani değerlerden yoksun kampanya ve saldırıların hukuken izah edilemeyeceğini belirterek, "Demokrasiye ve hukuka olan bağlılığım, devletime olan sadakatim, milletimize karşı sorumluluğum ve Gazi Meclis'imizin iradesine olan saygım gereği, yasama dokunulmazlığımın kaldırılması başvurusunda bulunuyorum. Hakkaniyetin ve gerçeklerin ortaya çıkması için bu adımı atmak zorunlu hale gelmiştir," ifadelerini kullandı.

Editör: Canan Avcılar