Savunmasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sert bir göndermede bulunan İmamoğlu, yapılan tüm suçlamaların asılsız olduğunu ve bir kumpas olduğunu ifade etti. İmamoğlu, "Hakkımda öne sürülen tüm iddialar uydurma ve yalandır, ben bir kumpasın parçası olarak mahkemeye çıkarıldım" diyerek, siyasi mücadele yapanların yargıyı bir araç olarak kullandığını söyledi.
“MİLLET DEMOKRASİ TOKADI VURDU”
Savunmasında, 2019 seçimlerine de atıfta bulunan İmamoğlu, "31 Mart seçimlerinde milletin iradesi çalındı, ancak 23 Haziran’da millet demokrasi tokadını vurarak hırsızlara gereken cevabı verdi" dedi. İmamoğlu, 2019 seçimlerinde yaşanan usulsüzlükleri hatırlatarak, bu süreçte yaşanan adaletsizliklerin ve kul hakkı ihlallerinin devam ettiğini belirtti.
Başsavcıya Sert Eleştiri
İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nı da eleştirerek, "Bu operasyon, Başsavcı’nın İstanbul’a tayin edilmesiyle başladı. Kendisi, İstanbul’daki dedikoduları fırsat bilerek uydurma davalar açtı ve adaleti hiçe saydı" dedi. İmamoğlu, başsavcının tavırlarını ve yargıyı kullanma biçimini sert bir dille eleştirdi.
Erdoğan’a Yönelik Açık Gönderme
Savunmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da sert eleştirilerde bulunan İmamoğlu, "Benim mal varlığım, 3 nesilden gelen aile şirketimden gelmektedir. Benim siyasi yolculuğum, uydurma hikayelerle benzemez" diyerek, Erdoğan’ın yaşam tarzı ile kendi iş hayatındaki farkları ortaya koydu. İmamoğlu, Erdoğan’ın sahip olduğu güç ve serveti eleştirerek, "Dünya fanidir, mali kimseye kalmaz" ifadelerini kullandı.
"BİLGİM DAHİLİNDE USULSÜZ İŞLEM YOK"
Savunmasında İmamoğlu, herhangi bir usulsüzlük yapmadığını ve belediye içinde her şeyin yasal çerçevede yürütüldüğünü belirtti. "Belediyede danışmanım Murat Ongun ve meclis üyem Fatih Keleş ile ilgili yapılan iddialar asılsızdır. Benim bilgim dahilinde hiç bir usulsüz işlem yapılmamıştır" dedi.
Sonuç Olarak
İmamoğlu, tüm bu süreçlerin, milletin iradesine göz dikilmesinin bir sonucu olarak yaşandığını ifade etti ve halkın hak arama mücadelesinin süreceğini vurguladı. Bu açıklamalar, İmamoğlu’nun siyasi mücadelesini ve yargı sürecindeki kararlılığını gözler önüne serdi.
