İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 19 Mart 2025 tarihinde "yolsuzluk" ve "terör" suçlamalarıyla gözaltına alınmasının ardından, 23 Mart 2025 Pazar günü tutuklandı.
Savcılık, İmamoğlu'nu "suç örgütü liderliği", "rüşvet", "irtikap" ve "ihaleye fesat karıştırma" gibi suçlamalarla itham etti. Ayrıca, İmamoğlu'nun Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi ile 2024 yerel seçimlerinde kurduğu ittifakın, terör örgütü PKK'nın şehirlerdeki etkisini artırdığı iddia edildi. İmamoğlu ve destekçileri ise bu suçlamaları siyasi bir hamle olarak nitelendirerek reddetti.
İmamoğlu'nun tutuklanması, İstanbul ve Türkiye genelinde geniş çaplı protestolara yol açtı. İstanbul'da toplanan binlerce kişi, hükümetin bu adımını demokrasiye bir darbe olarak değerlendirerek tepkilerini dile getirdi.
Bu gelişmeler, Türkiye'de yaklaşan 2028 cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde siyasi tansiyonu artırmış durumda. İmamoğlu'nun tutuklanması, muhalefet tarafından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın en güçlü rakiplerinden birini saf dışı bırakma girişimi olarak yorumlanıyor.
Uluslararası toplum da bu durumu yakından izliyor. Avrupa Birliği yetkilileri ve insan hakları örgütleri, İmamoğlu'nun tutuklanmasının hukukun üstünlüğü ve demokratik değerler açısından endişe verici olduğunu belirtti.
Önümüzdeki günlerde, İmamoğlu'nun hukuki süreci ve bu durumun Türkiye'nin iç siyasetindeki yansımaları dikkatle takip edilecektir.