Sarıbal, özellikle HTŞ’nin Şam yönetimine karşı güç kazanmasının ardından Alevilere yönelik baskıların arttığını belirterek, “İnfazlar, işkenceler, zorla kaybetmeler ve zorunlu göçlerle bir halk yok edilmek isteniyor. Kadınlar ve çocuklar öldürülüyor, kutsal mekanlar yağmalanıyor. Bu saldırılar yalnızca Alevilere değil, Suriye’deki tüm etnik ve dini azınlıklara yönelik bir tehdit oluşturuyor. Eğer bugün buna sessiz kalırsak, yarın benzer zulümler başka halklara da yöneltilecektir” dedi.

“Türkiye, Cihatçı Grupların Taşeronu Haline Getirilmemeli”

ABD ve İsrail’in, Suriye’de radikal grupların ilerlemesine göz yumarak bölgenin geleceğine dair kendi stratejilerini uyguladığını belirten Sarıbal, Türkiye’nin bu sürecin bir parçası olmaması gerektiğini söyledi. “Cihatçı terör gruplarıyla doğrudan ya da dolaylı tüm ilişkiler sonlandırılmalı, destek mekanizmaları kesilmelidir” diyen Sarıbal, Suriye’nin yeniden inşasında tüm toplulukların güvende hissedeceği bir yönetim anlayışının desteklenmesi gerektiğini ifade etti.

“Sessizlik Suça Ortak Olmaktır”

Fenerbahçe Sermaye Tavanını 1.25 Milyar TL’ye Yükseltti Fenerbahçe Sermaye Tavanını 1.25 Milyar TL’ye Yükseltti

CHP’li Sarıbal, uluslararası kamuoyunu ve Türkiye’yi, Suriye’de yaşanan katliamlara karşı açık ve net bir tavır almaya çağırarak, “Vahşete bahane üreten herkes, bu suçun ortağıdır. Eğer gerçekten barış istiyorsak, etnik ve mezhepsel temizlik politikalarına karşı amasız ve net bir duruş sergilemeliyiz” dedi.

Birleşmiş Milletler ve uluslararası insan hakları örgütlerini harekete geçmeye davet eden Sarıbal, diplomatik ve hukuki süreçlerin derhal başlatılmasını, sivillerin güvenliğinin sağlanmasını ve insanlık suçlarının cezasız kalmaması için gerekli adımların atılmasını talep etti.