Hep birlikte, ‘DUR’ diyelim...

Ülkemiz insanın en büyük handikaplarından biri cahilce yapılan eylemlerin sonucunda, göz göre göre yapılan bu tür hataların; TV ekranlarına, gazete sayfalarına, haber portallarına konu olmalarının yanı sıra yaralanmalar ve ölümlerle sonuçlanmasıdır.

Düşüncesizce yapılan yanlışların başında, trafik lambalarında KIRMIZI ışık yanmasına rağmen, sanki kendileri için yanmıyor gibi hareket eden, birçok yaya, bisiklet ve motosiklet sürücüsünün vurdum duymaz tavırları geliyor.

Kırmızı ışıkta geçerlerken hem kendi can güvenliklerini, hem de araç sürücülerinin can ve mal güvenliğini tehlikeye atanlarla hep birlikte mücadele etmeliyiz.

Bir de sigara izmaritlerini sokağa, caddeye, kendisine ait iş yerinin kapısının tam da önüne fırlatmayı kendilerine marifet gibi gören iki ayaklı yaratıkların varlıklarından bahsetmek istiyorum.  

Bu tür insanlarla bir sigara izmariti yüzünden tartışmayı kendime yakıştıramadığım gibi, onlarcası ile polimiğe girmekten kaçınıyorum.

Başta sağlığını, sonrasında çevresini düşünmeyen bu tür iki ayaklı yaratıkların yaşadığı Yalova da, ne kadar huzurlu bir ve yaşanıla bilinir bir kent olur hepinize sormak istiyorum.  

Geçtiğimiz hafta içinde, yayaların vızır vızır geçtiği bir saatte, hem de Yalova İl Emniyet Müdürlüğü ek binasının da tam karşısında, kaldırımı kullanan yayaların yolunu asansör tertibatı ile kesen üç harfli bir alış veriş mağazasına duyarlı vatandaşların Yalova Belediyesi yetkililerine şikayetlerini bildirmeleri ile anında müdahale yapıldı. Yapılan şikayet ile asansör tertibatının anında kaldırılması önemli bir duyarlılığın göstergesidir. Bu konuda gereken şikayete anında cevap veren Yalova Belediye Başkan Yardımcısı Bahattin Erbay’a teşekkür ediyorum.

Aynı duyarlılığı; kırmızı ışıkta geçen; yaya, bisiklet ve motosiklet sürücülerine yönelik caydırıcı yaptırımların uygulanarak olası kazaların önüne hep beraber geçmeliyiz.   

Lütfen, ‘Bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ demeyelim.

Çevrimizi kirletenlere, hayatımızı tehlikeye atacak olanlara hep beraber ‘DUR’ diyelim...