Hayatta kimsenin gölgesine değil,
Önce kendi niyetine, kendi emeğine, kendi bileğine güvenmeli insan. Çünkü herkes gider, sen kalırsın. Her şey biter yüreğin kalır.
Kendine de yüreğine de güçlü koruma kalkanları oluşturmalı insan. Bazen yanılarak ama yine de dayatarak. Kendine her koşulda yetebilmeli insan. Güçlü olup, hayata direnmek birer görev.
Direndikçe güçlenip, güçlendikçe öğrenip, öğrendikçe zorlu labirent yollarını deviriyorsun. Niyetinden, benliğinden, yüreğinden ödün vermeyeceksin. Ödün verirsen hayat seni savurur, izin verirsen yüreğin seni korur...
Bütün hayatımızı topluma göre şekillendiriyoruz ama yapısalcı toplum kurallarına uymuyoruz. Çetin bir ikilem psikolojisi. Evlilik kararlarımız “toplum yargılıyor" diye, boşanma kararlarımız "toplum ne der" diye...
Meslek seçimlerimiz "Toplumda itibarım olsun" diye. Toplumun oluşturduğu dogmatik kurallar çerçevesinde kendi benliğimizin kavramsal çatışmalarının kurbanı oluyoruz.
Oysa unuttuğumuz bir şey var; Gece başımızı yastığa koyduğumuzda
Yanımızda, hayatımıza yön veren toplumun dogmatik dürtüleri değil, yüreğimiz oluyor.
Yüreğimizle güne uyanıp, yüreğimizle güne veda ediyoruz. Yüreğince yaşayabilecek rasyonelliğe sahip olmalı insan. Gönüllerimize merhameti, benliğimize edebi, Zihinlerimize hayatın doğrularını takıp Yolumuza bakalım. Hayatımızı toplum baskısı değil, yüreğimiz kurtarır...
Kendi gölgenden güç almak hem yorar hem güçlendirir.
Ama dünyanın kanunu der ki; Ömründe ne yaşarsan yaşa, tıkandığın anda o kapıdan çık ve önüne bak... Acıya teslim olmak ayrı acıyı içinde hissetmek ayrıdır. Kendinden bile gizlediğin hüzünler vardır seni sen yapar. Hayat böyledir, biraz güçlü biraz neşeli, biraz güçlü gülersin biraz güçlü ağlarsın, biraz boşluk birikir içinde biraz içi dolu huzur. Ömründe her şeyden biraz olur.
Omurgalı bir şefkatten değil, kendi yüreğinden alır gücünü Kimileri. Bu onlar için bazen yorgunluk bazen güçtür. En çok da ikisinin harmanlanması.
Mutlu olmadığın yerde artık ayağa kalkman gerektiğini zamanda kalkmalısın bir fırsatın varsa, sadece ölü balıklar akıntıya kapılır. Hayatının akışını değiştirmek birçok şeyi kökten değiştirir.