Kazı sonrasında restore edilecek tarihi kale ilk günkü ihtişamıyla ziyaretçilerine kapılarını açacak.
1087 yılında inşa edilen Çobankale, asırlar boyunca Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetleri tarafından kullanıldı. Yıllar içinde büyük kısmı toprak altında kalan tarihi kalede Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğü’nün onayı ile 2018 yılında başlatılan kazılar Cumhurbaşkanlığı kararıyla yılın 12 ayı sürdürülüyor. Altınova Belediyesi'nin destek sağladığı çalışmalara Türk Tarih Kurumu ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi de katkı sağlıyor.
Osmanlı’nın tarih sahnesine çıkaran savaşı kazandırdı
Kazı Başkanı ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selçuk Seçkin, Bizans döneminde inşa edilen yapının yaklaşık 20 yıl boyunca Selçuklu’nun en batıdaki kalesi olduğunu söyledi. 1. Haçlı Seferi sırasında Çobankale’de direniş yaşandığını belirten Seçkin, ilk etapta gelen haçlıların bölgeden püskürtüldüğünü ifade etti. Osmanlı’nın 1302 yılında devlet statüsünü kazandığı savaş olarak bilinen Bafeus Muharebesi’ndeki Çobankale’nin etkisine değinen Seçkin, şöyle konuştu, “Osmanlı Devleti’nin kuruluşunda Bafeus Muharebesi önemli atlama taşı oldu. Bu savaş sonrasında Osmanlı’nın dünyada tanınır hale gelmiş bir devlet olduğunu biliyoruz. Osmanlı’nın kuruluşunda, devlet olma sürecinde çok önemli nokta Bafeus Muharebesi. Bugün bu kalenin öneminden dolayı muharebe kazanılıyor. Sonraki süreçte Osmanlı’da bir süre kullanıldıktan sonra terkedildiğini düşünürken bu seneki çalışmalarımıza Osmanlı dönemine ait pek çok eser ortaya çıktı. Bu bizim için sürpriz oldu. Bunlar kazı evinde küçük bulgu olarak sergileniyor.”
Kazılarla sur sistemi ortaya çıkarılıyor
Seçkin, 2020 yılında şapel, sarnıç gibi kale surları içindeki yapılarda kazı çalışmasının yapıldığını söyledi. 2021 yılından itibaren sur sisteminde çalışıldığını söyleyen Seçkin, bu yıl kuzey ve batı bölgesindeki çalışmanın tamamlandığını dile getirerek şöyle konuştu, “Şimdi güneye doğru ilerliyoruz. Doğunun da yaklaşık yarısı açılmış durumda. Önümüzdeki yıl tüm sur sistemini ortaya çıkarmayı planlamaktayız. Sonrasında da kale içinde çalışmalara devam edeceğiz. Kazı çalışmasının yanı sıra korumaya yönelik çalışmalar da yaptık. Öncelikle tüm sur sisteminin restorasyon projelerini Koruma Kurulundan geçirdik. Sarnıcın projelerini ardından konservasyonunu de gerçekleştirdik. Şu anda şapel ve diğer kısımları, rölevenin de projeleri Koruma Kurulu aşamasında. Yayın çalışmalarımız da yapılmakta. Buradan çıkan küçük buluntular, yapılan restorasyon çalışmaları, çıkan mimari buluntuların hepsi yayın çalışmasına dönüştürülmüş durumda.”
Çobankale sur restoresinin ardından ziyarete açılacak
Seçkin, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılacak restorasyon çalışmasının ardından Çobankale’nin turizme kazandırılacağını sözlerine ekleyen Seçkin, “Burası bölgenin, Yalova’nın zaten tek ören yeri olarak ziyaretçilere açık hale gelecek, turizme açılacak. Daha sonraki süreçte iç kalede biz çalışmalarımıza devam edeceğiz. Sur sistemi restore edildikten sonra buraya gelen turistler, ziyaretçiler aynı zamanda iç kaledeki kazı çalışmalarını da görebilir halde olacaklar. Çobankale yaşayan bir şehir, yaşayan bir kazı alanı olarak karşımıza çıkacak” dedi.