TBMM Genel Kurulu’nda söz alan Tahsin Becan, konuşmasında e-ticaret sektöründe söz sahibi firmaların, düşük lisans bedeli ödemeleri karşılığında ihracatlarını artırma ve yatırım teşviği alarak ülkeye yatırım getirme sözü karşılığında, bu firmalara adrese teslim indirimler sağlanacak olmasını eleştirdi. Becan, teklifinin adil rekabet, eşitlik ve piyasa koşullarının belli oyuncular adına dengesinin değiştirilmesi sonuçlarını doğuracağını belirtti.
Farklı kesimlere ayrıcalık tanınması sonucuna yol açabilir
Konuşmasında “Teklifteki söz konusu maddeler, ticaret ve sanayinin bütünlüklü bir e-ticaret sistemini kurması bir yana, ‘ihracatın ödüllendirilmesi’ adı altında farklı kesimlere ayrıcalık tanınması sonucuna yol açabilecektir” ifadelerini kullanan Becan, “Şüphesiz, ülkemizin ekonomik kalkınması ve uluslararası rekabet gücünün artırılması için, ihracatın desteklenmesi kritik öneme sahiptir. Teklif, böyle bir düzenlemeden ziyade, ihracat altyapısı hazır ve yurtdışı bağlantıları mevcut küresel e-ticaret şirketlerine daha fazla ayrıcalık tanıma riski taşımaktadır” dedi.
Çeken gariban, yoksul, emekçi
İktidarın her zaman olduğu gibi bir takım çıkar gruplarına dudak uçuklatan teşviklerle, başka kimseye verilmeyen ucuz kredilerle zenginleştirip ayrıcalıklı bir zümreyi hep kolladığını belirten TBMM Milli Savunma Komisyonu üyesi Tahsin Becan, şunları aktardı: “Çeken yine gariban, yoksul, emekçi oluyor. Her türlü vergiye yüzde 50’nin üzerinde zam yapıp, halkın borcundan bile vergi kesecek kadar gözü dönen iktidarın, tuzu kurulara, canı isterse vergi ödeyenlere ve teşvikler alanlara dokunmuyor.”
Yok sayılan bakkal, manav
Becan yaptığı konuşmasında bu yaşananları verdiği örneklerle şu şekilde devam etti; “En son getirilen teklifle beraber geçim sıkıntısı içinde olan yurttaşlarımızın artırdıkları 100 bin kredi kartı limitinden 750 lira pay alma hazırlığı düpedüz haraçtır. Böyle bir şeyin Dünya’da örneği yok. Bu ne vergi ne harçtır. Üstelik bunu milli savunma sanayi fonu gibi kırmızı çizgilerimizi sömürerek sunulmasının, iktidarın düştüğü çaresizliği ve istismarını gösteriyor. Vatandaşın kartından 750 TL çekmeye çalışanlar, bu teklifle kartel şirketlerin 25 milyarlık lisans ücretini 2 milyara düşürme peşindeler. Oysaki iktidarın yok saydığı, rekabet gücü olmayan, iflasın eşiğine gelmiş bakkal, manav gibi küçük esnafımız için büyük market zincirlere karşı hiçbir çalışma yapmıyor. Ayrıca iktidarın yıkıcı ve yakıcı ekonomi politikaları bir taraftan vergi beyannamesini verenden ek vergi almakta, vermeyenden ceza almaması da bir başka abesti iştigaldir.”